2025 Ekim, Dünya Gazetesi

Gülman Group Yönetim Kurulu Başkanı Polat Gülman: Operasyonel işleri azaltıp yatırıma odaklanacağız
Küreseldeki fırsatları değerlendirmek için çeşitli fonlar üzerinden girişimlere yatırım yaptıklarını anlatan Polat Gülman, bu tür yatırımların riskli olduğuna işaret etti. Gülman, “Birinci kural; fazla acele etmeyeceksin. Ortağım yok, halka açık değilim ama danışma kurulum var” dedi.

Gülman Ailesi’nin ikinci kuşak temsilcilerinden Polat Gülman ile Türki­ye ve dünyadaki fırsat alanlarını konuştuk. Gülman Group Yöne­tim Kurulu Başkanı Polat Gül­man, yıllara dayanan sermayeyi korumak için çeşitli alanlarda­ki girişimlere yatırım yapmaya başlamış. Ailenin yatırım şirke­ti Gulman Ventures’in, 25 ülke­de yaklaşık 250 şirket ve fon ile çalıştığını kaydeden Gülman, beş yatırımın doğrudan, diğer­lerinin fonlar üzerinden yapıl­dığını aktardı.

“Yatırım işinde dünya şirketi gibi olduk”

Operasyonel işleri azaltıp ya­tırıma odaklanmak istedik” ifa­delerini kullanan Gülman, “Çok niş fırsatlar çıkabiliyor. Spa­ceX’e doğrudan yatırım yaptık. Girmemiz dört yılımızı aldı. Bu tarz fonlar çağrı yaptığında hızlı karar verebilmek gerekiyor” de­di. Gulman Ventures’in yatırım alanları; finansal teknoloji, ta­rım teknolojileri, sigorta tekno­lojileri, yazılım ve oyun sektör­lerinde yoğunlaşıyor. İsveç’te halka açık bir öğrenci yurdu şir­ketine de yatırım yaptıklarını söyleyen Gülman, “Yatırımın birinci kuralı; fazla acele etme­yeceksin. Türkiye’deki iş insa­nının ruhu girişimcidir. Elin­de para yokken anlaşma yapar, bakkalı doldurur. Beni bu işe yönlendiren ise babam oldu. Oyun sektörü, fintekler ve gayri­menkul teknolojileri gibi alanla­ra para koyduk. Bu tür yatırım­lar doğası gereği riskli. Bu işe başlarken yaptığımız yatırımlar dönmeye başladı. Kendi içinde kendini besleyen bir yapı oldu” ifadelerini kullandı.

Gayrimenkul durağan dönemde

Gülman, babası Kemal Gül­man’ın 1950’li yıllardan itiba­ren kimyevi madde ve malze­me ithalatı yaptığı bir ticaret geleneğinden geldiklerini be­lirterek, “Babam tüccardı. 1952- 1977 arasında ithalatla iş yapı­yordu. Büyük servet birikme­mişti ama vizyonu çok açıktı. ‘Taşı toprağı altın’ diyerek Bod­rum, Marmaris, İzmir tarafla­rında arazi yatırımına yönelme­mizi teşvik etti” bilgilerini pay­laştı. 1977’den itibaren ailenin, ağırlığını gayrimenkule verdi­ğini ve özellikle Turgut Özal dö­nemindeki hızlı değer artışıyla arazi portföyünü çeşitlendirdi­ğini ifade eden Gülman, “Kimya işinin yönetimi aile içinde bölü­nürken, 1995 sonrası arsalar kat karşılığı müteahhitlere verildi. İstanbul ve Kocaeli’nde önem­li arsa yatırımları yapıldı ancak son 10–15 yıldır gayrimenkulde durağan bir dönem yaşanıyor” diye konuştu.

Gayrimenkulde yavaşlama sonrası, Gülman ailesi farklı alanlara yöneldi. E-ticaretin bü­yümesi ve AVM kiralarının art­ması, büyük markaların depola­ma ve vitrin stratejilerini değiş­tirdi. Gülman, Reysaş’la birlikte lojistik depo yatırımlarına gir­diklerini kaydederek, “Türkiye konum olarak çok değerli. Hem ticaret hacmi hem Asya-Avru­pa bağlantısı nedeniyle depo ve lojistik yapıları stratejik ha­le geldi” dedi. Gülman, lisanssız güneş enerjisi santrallerine de (GES) yatırım yaptıklarını an­latarak şunları söyledi: “Hazır GES’ler satın aldık. Çok büyük ölçekli değil ama iş modeli ve­rimli; az çalışanla sürdürülebi­lir gelir üretiyor. Önemli olan ölçek. 100 MW’a çıktığınızda anlamlı hale geliyor. Üretilen elektriğin sertifikası satılabili­yor. Bu iş biraz tarım gibi; panel­ler iyi çalışsın yeter.”

“Halka açık değilim ama danışma kurulum var”

Gülman, şirketin stratejik dönüşümünü ise şöyle özetledi: “Dünya çapında fonlarla çalışan bir yatırım şirketiyiz. Operasyonel işleri azaltıp stratejik yatırımlara yöneldik. Türkiye’de nitelikli lojistik depo geliştirmeye devam edeceğiz. Beş depo planımız var; bunları özkaynakla yapmayı tercih ediyoruz. Yatırımlarımızın sadece yüzde 10’u yurt dışında, yine ağırlıklı olarak Türkiye’deyiz. Fakat bu fonlar üzerinden girişimlere yatırım yapmak istediğimizde hiçbir fon dönmedi. Ne zamanki Avrupa’da bir şirket devraldım hepsi sunumlarla dönüş yaptı. Türkiye’nin gri listeden çıkması da olumlu etkiledi.” “Halka açık değilim, borcum yok, yabancı ortağım yok istediğim gibi sahada top oynuyorum ama bir danışma kurulum var” diyen Polat Gülman, “Çok memnunum, biraz vizyon değişti. Türkiye’de nitelikli lojistik depo geliştirmek istiyorum. Dünya standartlarında olunca binayı her yere satabiliyorsun. 5 depo planlıyoruz. Öz kaynakla yapmak istiyoruz. Kredi maliyetleri yüksek olduğundan bazı varlıkları satacağız” bilgilerini paylaştı.